REKLAMI GEÇ

Güzel şeyler oluyor

19 Haziran 2017 Pazartesi

Şunu çok net söyleyebilirim ki; kentin lokomotif spor kulübü Denizlispor.

Denizlispor’da işler kötü gittiğinde bu tüm kente sirayet ediyor.

Geride kalan süreçte iki sancılı yönetim geçiren Denizlispor’daki istikrarsızlık Kızılcabölükspor hariç kentin tüm takımlarında da hissedilmişti. Bu yıl işlerin çok farklı olacağı kesin…

 

**

 

Kısa süre önce yapılan genel kurulda Denizlispor başkanlığına Mustafa Üstek getirildi. Üstek’in örnek projeleri bize gösterdi ki; tek başına Denizlispor’un değil kentte profesyonel olan ve olmaya çalışan tüm kulüplerin patronu o olacak.

 

Hasan Kıbrıslıoğlu dönemindeki gibi gelir gelmez olağanüstü bir kaynak oluşturarak çalışmalara başladı. Tüm takımlar beklemedeyken transfere yöneldi. İç transferi büyük ölçüde bitirdi. Futbolcuların geçen yıldan kalan alacaklarını ödeyerek neredeyse 3 milyon liralık bir borç yükünü gelecek sezona bırakmadan işi çözdü.

 

Sorunlu yabancıları ile masaya oturuyor. Kamu borçlarını bitirdi. Daha transfer dönemi açılmadan diğer takımların çok çok üstünde ödemeler gerçekleştirdi.

 

Mali disiplini sağlamak adına 2. Başkan Taner Atilla’nın elini güçlendirdi. Sportif başarı beklediği Profesyonel Şube Asbaşkanı Ali Fırat’ın önünü açtı. Altyapıda yetkiyi Necip İrdem’e devretti. Orada ciddi bir envanter çalışması yapılıyor. İrdem istekli. Bu sezon alışageldiğimiz fakat bir kaç sezondur ortada görünmeyen altyapı, yeni ürünlerini Türk futboluna sunarsa şaşırmam.

 

**

 

Kendi yönetimi kulübe verdikleri paranın bir kısmını hibe olarak gösterdi. Bu tavır alıştığımız bir durum değil. Mali konularda atılan tutarlı adımlar bize sezon sonunda borçlarına rağmen sürdürülebilir bir Denizlispor’u işaret ediyor. Denizlispor uzun süredir böyle bir hizmet görmemişti.

 

Güvenilir bir yönetimin başa gelmesi, kentin büyüklerini de şevklendirdi. Onlar da kesenin ağzını açtı, imkanları seferber etti. Denizlispor’un eline ciddi sayılabilecek gelir kaynakları bıraktılar. Duyduğum kadarıyla daha da fazlasını aktarmaya çalışacaklar.

 

Saçmalıkların, suçlamaların, kamuoyunu aldatmaların içinde asla yer almak istemeyen Denizli Valisi Ahmet Altıparmak bu nedenle uzun süre önce Denizlispor’a ilgisini kaybetmişti. Sadece uzaktan seyrediyordu. Yeni sezonda yine kentin en büyük markasının elinden tutacağa benziyor. Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan’ın desteği daima vardı ama bu sezon biraz daha artarak sürecek gibi. Güzel şeyler oluyor…

 

**

 

DENİZLİ FUTBOL AKADEMİ
Ligden düştü ama sancıları hala yaşanıyor. Bir genel kurul dahi yapılamadı. Bu hafta sonunda ikinci toplantıda çoğunluk sağlanarak kongresini yapacağını umuyorum.

Evrak konusunda yaşanan kargaşa, ortaya atılan akçeli iddialar ve benzeri şikayetlerin tümü genel kurul yapıldıktan sonra ortadan kalkacaktır.

Denetleme görevini yapamayan kurulun bu hafta içinde o görevini de yapması bekleniyor. Benim tavsiyem orada işini layıkıyla yapanlara mutlaka bir teşekür edilmeli. Eğer kamuoyunda konuşulduğu durumlar varsa da suç duyurusunda bulunulmalı.

Hoş takım küme düşürüldü. Belli ki yöneticiler işlerini layıkı ile yapamamış, emaneti değersiz kılmışlar ama o spor kulübünün bir şekilde yaşatılmasından yanayım.

 

Dernekler Müdürlüğü’nün hem Denizlispor’da hem de Denizli Futbol Akademi’de ciddi bir inceleme gerçekleştireceğini biliyorum. Bir an önhce başlasalar da şu tüm dedikodular ortadan kalksa.

 

**

 

Bu takım artık BAL’da mücadele edecek. Denizlispor’un pilot takımı olması istenmişti. BAL’da pilot takım filan olmaz. Profesyonel ligden düşürülmesi en büyük hataydı. Şimdi yeniden bütçeler oluşturup 3. Lig’e çıkarma girişimleri de bir o kadar büyük hata olur.

Yapılması gereken basittir. Kentte profesyonel liglerde var olmak isteyen ilçeler var. Kale ve Çal’ın zaten BAL’da takımları var. Sarayköy ve Çivril’in de bu alanda çok istekli olduklarını duydum. Kulüp bu ilçelere devrededilebilir. Bu ilçe takımlarından bir yada bir kaçı 3. Lig’de çıkma başarısı gösterirse harika olur. Denizlispor için birdan fazla pilot takım kendiliğinden ortaya çıkmış olur. Elbette Denizlispor altyapısı futbolcu üretimine geri dönerse…

 

KIZILCABÖLÜKSPOR ÜVEY EVLAT OLMAMALI
Kızılcabölükspor’un diğer kulüplerden farklı olarak istikrarlı bir yönetim şekli var. Hem yönetim kurulu hem teknik ekibi yıllardır değişmedi ve bunun avantavlarını fazlası ile görüyorlar.

Bir mahalle takımı olarak olağanüstü başarılılar ama bu başarı Denizli tarafından henüz takdir edilmiş değil.

Hele ki saha konusunda…

 

Emin olun çalışma koşulları yüzünden bu güne kadar pek çok transferi gerçekleştiremediler. Futbolcular suni zeminde çalışan suni zeminde maç oynayan bir takımı son tercih olarak kullanıyor. Ama Denizli bu konuda anlayış göstermek istemiyor.

 

Deniyor ki; Kızılcabölük’te tesis yaptırdılar, neden kullanmıyorlar? Konu o kadar basit değil. Orada tesisten önce zaten bir saha vardı. Emin olun Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü o saha zeminini UEFA kriterlerine uygun yaptırmıştı. Ne varki süreç içinde o zemin eski çekiciliğini kaybetti.

Kaldı ki; saha ebatları yüzünden hem oynayan hem izleyen açısından zevkli hale gelmekten çok öte. Oraya yapılan tesisin amatör takımlar için, BAL takımları için, altyapı takımları için büyük avantajları olabilir ama profesyonel bir takım için avantajı yok. Aksi bir durum var.

Kızılcabölükspor ligde daima il takımları ile büyük camialar ile mücadele etti. Orada çok sıkıntı yaşadılar.

 

Şimdi Doğan Seyfi Atlı Stadı’nda akademi liglerinin, BAL takımlarının maç yapması mı makbul yoksa prodfesyonel bir takımın oynaması mı? Kızılcabölükspor’a karşı bu kadar vicdansız olunmasının arkasında başka bir şey olmalı. Hem çalışma sahası hem de stadı çim zemin olmak zorundadır.

 

Bu arada ASKF Başkanı Feyyaz Ceşen’e ayrı bir parantez açmalı. Kızılcabölükspor için ‘Tesis yaptırdı, gitsin orada oynasın’ ifadesini kullanmış.

Osman Duran’ın karşısında aday olmasına bu kadar bozulacağını tahmin etmezdim. Demokrasiye olan saygı nerede? Yıllardır aynı kurumun başında olup amatörün sorunlarını çözmek azaltmak bir yana dursun sürekli artıran bir anlayışın seslenişi işte… Önce amatörün sorunları giderilsin.

 

**

 

DENİZLİ BASKET
Denizli Basket’in yeniden hayata döndürülmesine yönelik proje başladı. Yönetim eğer ekonomik olarak önlerini görebilirse bu yıl değilse önümüzdeki yıl mutlaka bu takımı lige dahil etmek istiyor.

 

Denizlimizde çok büyük firmalar var. Yıllarca abuk sabuk işlerde logolarını gösterdiler. Ciddi bir basketbolsever kitlenin olduğu kentte bu takım fazlası ile sponsorluğu hak ediyor. Maalesef istekli ve iştahlı kimseyi göremiyoruz.

 

Türkiye’nin en fazla seyircisine sahip altıncı takımının ligde olmaması Denizli için değil Türkiye için büyük kayıptır.

 

Pamukkale Üniversitesi Rektörü Hüseyin Bağ bu konunun öneminin farkında. Her şeyden önce üniversite öğrencilerinin bu sporla ilgili olduklarını görüyor, biliyor. Bu nedenle tam destek vereceğini açıklamıştı.

 

Onun desteği çok çok önemli. Çünkü Denizli Basket ligde olduğu dönemde en büyük sıkıntıları, rektörlükten atılan, akademisyenlikten çıkarılan, FETÖ soruşturmaları kapsamında sanık olarak yargılanan Hüseyin Bağcı ile ilgili konularda yaşamıştı.

 

Şimdi tavrı tamamen değişmiş, davetkar, istekli bir üniversite bu işe gönül verenleri biraz daha cesaretlendiriyordur.

 

Ve Denizli Basket izleyicisine gelince. Bu takım hangi ligden başlarsa başlasın o salon dolmalı…

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı..