Taştimur: Hakemler profesyonelleşmeli

Deneyimli teknik adam, farklı kulvarların iki takımının oynadığını kaydederek başladığı konuşmasında ‘’ Bandırma Kırmızı’nın hedefleri ile bizimkiler farklı.  Onları tebrik ediyorum ve sergiledikleri mücadelelerini ise gönüden destekliyorum. En kısa zamanda Türk Milli Takımı’nda yetiştirdikleri oyuncuların yer bulacağına inanıyorum.’’ dedi.
Maçın değerlendirmesine ‘’Geçen hafta da memnun değildim, bu maçta da memnum değilim’’ diyerek bir giriş yapan coach Taştimur konuşmasını şöyle sürdürdü: ‘’Ancak takımımla gurur duyuyorum.  Ligin yaş ortalaması en yüksek takımı olmasına rağmen heyecanlarını hiç kaybetmeden müthiş bir mücadele örneği sergilediler.’’

KULVARLARIMIZ FARKLI
Taştimur konuşmasında hakemler ilgili olarak şu yorumu yaptı: ‘’Bu sezon birçok maçta karşılaşmanın hakemleri ilgili olarak konuşmadım. Basketbol ülkemizde çok ciddi bir sektör haline geldi.Bandırma Kırmızı’nın hedefi ile bizimkisi arasında fark var. Bandırma Kırmızı, Türk Basketboluna ve Milli Takımıza oyuncu  yetiştirmeye çalışırken, Aydem PAÜ olarak biz ise BEKO Basketbol Ligi’ne çıkmaya mücadele ediyoruz. Bölge takımı olarak Türk Basketbolunda yerimizi almaya çalışıyoruz. Bunun için mülki amirlerimizden masörümüze kadar hepimiz hafta sonunu bekliyoruz.

HAKEMLER PROFESYONELLEŞMELİ
Benim takımım günde çift idman yapıp, 6 günde toplam 12 idman ve şut antrenmanıyla maça hazırlanıyor. Hemen hemen bütün takımların aynı programı var. Ama büyük şehirlerde yaşamayan hakemlerimizin maalesef bulundukları kentlerde bu seviyede rekabet olmadığı için lig maçlarına hazırlanacak ortamı bulamıyorlar. Hafta içinde 3-4 hazırlık maçı da yöneten büyük şehirler deki meslektaşlarına göre daha şansız olan bu hakemlerimiz  rekabeti olmayan şehirlerinde kondisyon çalışmalarıyla bu eksiklerini kapatmaya çalışıyorlar. Hafta içinde koşmaktan başka hakem arkadaşımızın yapabileceği ne var ki ? Burada konu, ‘’hakemleri değiştirmek, şu gelsin, bu gelsin değil’’. Burada sorun; hakemin aynı profesyonellik ve parallellik içinde yaşamasıdır. Ben konuyu biliyorum, bu kadar ciddi iş hatasından dolayı maç kazanmak veya kaybetmeyi kimse hakeme mal edemez.

‘’Motivasyon ne ölçüde olabilir ki ? Doğaldır hakemlerimiz İkinci Lig’de gözükmeye çalışacaklardır. Bu antrenör içinde geçerli ama bir tek farkı var. Antrenör profesyonel olduğu için bu işi yapmak zorunda. Hakem ise bu işi hobi olarak yapıyor. Bunun maksimum profesyonel hale getirilmesi lazım. Başka çaresi yok. Burada çok ciddi bir sektör var. Bu sektöre uyum sağlayacak bir organizasyon olması lazım. Her hafta aynı sıkıntı, farklı standartlar olmamalı.

BANDIRMALI OYUNCULARDAN ÖZÜR DİLİYORUM
‘’Nitekim benim takımım bugün 20-22 dakika alan savunma yapmak zorunda kaldı. Daha ilk periyottta birçok oyuncum 3-4 faul aldı. Şimdi biz kalkıyoruz 18 dakikada 29 faul yaparken, Bandırma Kırmızı 17 faul yapıyor. Bu mümkün değil. O savunmayı o hale getirmek için emek veriyorum. Sezon başında bu konuda bir gün yorum yaptım mı?  İlk haftalarda 20 sayı fark yiyorduk ya da maç uzatmaya gidiyor ve son saniyede kazanıyorduk. Hiçbir zaman yorum yapıyor muyduk ?

‘’22 dakika zone savunma yap, karşı takımın iki katı faul yap. Bu basketbolda kesinlikle mümkün değil. Kaldı ki Bandırma Kırmızı oyuncularından da özür diliyorum. Çünkü 25 senedir 20 dakika zone yaptığım bir maç görülmemiştir. Yapmak zorunda kaldım. Bu durumun ne kendi takımıma , ne de karşı takım oyuncularına faydası var. Mecburen onların zayıf taraflarını kullanmak zorunda kaldık. Bunu kesinlikle haksızlık olarak görüyorum. Sonuçta benim İkinci Lig’deki basketbol tecrübem; her takımında bu ligde fayda sağlayacak bir şekilde yer almasını istiyor. Tecbübeli bir antrenör olarak Bandırma Kırmızı ile oynadığım zaman onlara katkı sağlayacak organizasyonlar içinde yer almak, yenmek kadar önemlidir. ‘’

‘’Basın toplantısında bana ‘’25. dakika 30-30 iken son 15 dakikada neden 27 sayı fark oldu ?’’ şeklinde bir soru geldi. Ben de ‘’Sorunun cevabını zaten verdim ‘’ dedim. Zone yaptık , bir anda fark 27 sayı oldu. Ben bunu yapmak istemedim.  Hem kendi takımıma, hem de rakibime faydalı olacak savunmayı maalesef gerçekleştiremedim.’’

BASKETBOL TEKRAR İŞİDİR
‘’Büyükşehirlerdeki hakemler tabii ki çok şanslı, basketbol kalitesi çok yüksek maçlar oynanıyor. Hafta içinde en az 3-4 maç yönetme şansı oluyor. Dolayısıyla ben nasıl tekrar yapmadan takımımı yönetmeye kalkarsam, aynı şey hakem için de geçerli. Çünkü robot değiller ki, bilgisayar programıyla hafta sonu ne yapması gerektiğini programlasınlar.. Ormanda iki tur atıpta, kondisyon açmakla hakemlik olmaz.. Hakemlerimizin yetenekleri veya düşüncelerine her zaman saygım var. Basketbola emek veren hakemlerimizin de hafta içi üst seviyede çalışma ortamı bulmalarını istiyorum. Unutulmamalı ki, basketbol tekrar  işidir. Bu oyuncu ve coach için olduğu kadar hakem için de geçerlidir. Bu sayede sahadaki her yorumun her 5 dakikada bir değişme şansı olmayacaktır.

HEDEF TÜRK BASKETBOLUNU ÜST DÜZEYE ÇIKARMAK
Çarptılmaması için üstüne basarak söylüyorum; benim burada sadece ve sadece dile getirmek istediğim bu kadar ekonomik olarak ciddi bütçeler varsa bunun karşılığında da aynı disiplin olması lazım. Yoksa biz çıkarız, ya da bir başkası lige çıkar. Önemli olan seviyenin kalitesini artırmak. Bu yıl olmadı, gelecek yıl lige çıkarız: Takımlar inerler, çıkarlar ama önemli olan yukarıya maksimum standartı çıkarmak. Yani hedef Türk Basketbolunu daha üst düzeylere yükseltmek. Benim burada net bir şekilde dile getirmeye çalıştığım bu gerçektir.

HAKEMLERE SAYGIM VAR
Hakemlik müessesine, düdüğün boynuna asan her hakeme büyük saygım var. Büyük imkansızlık altında sadece ve sadece gördüğünü çalan hakemlerimizin basketbol aşkı ve sevgisi, hepimizden kat kat fazladır. Onlara mutlaka daha iyi çalışma şartları sağlanmalı. Buradan tekrar altını çizerek söylüyorum, amacım Türk hakemini suçlamak değil. Tek umudum ve gayretim bu değerli müessesinin kalitesinin artırılması yönünde olacaktır’.’