HER ŞEY BİTMİŞ DEĞİL

Her zaman yeni hoca yeni umut demektir. Hoca değişiklikleri takımlara çoğu zaman olumlu yansır. Bizim takımada Ali hocanın gelmesi olumlu yansıdı. Karşıyaka’yı 3-1 gibi bir skorla deplasmanda yenmek ve lig lideri Samsunspor’dan ve ligin iyi takımlarından olan Adana Demirspor’dan  puan almakta çok güzeldi.  Denizlili bir hocanın takımın başına geçmesi de ayrı bir güzellikti.

Geçen hafta beş gol yemiş ve moralmen çökmüş bir Boluspor’dan üç puanla döneceğimizi düşünüyordum. Maçın daha ilk dakikalarında Recep Niyaz’ın çok güzel bir golü ile öne de geçince de üç puan geldi demiştim. Ama daha sevincimizi yaşamaya fırsatımız olmadan sadece iki dakika sonra golü kalemizde görmemiz bizlere şok yaşattı. Maç sonunda sahadan yenik ayrılınca sevincimiz kursağımızda kaldı.

Takımın çok iyi bir golcüye ihtiyacı olduğunu artık herkes dillendiriyor. Genkov geçen yılın aksine bu sene oldukça ağır ve beceriksiz. Takıma zerre faydası yok. Belli ki bir derdi var. Çünkü geçen yıldan biliyoruz ki Genkov bu değil. Bu nedenle ya bu adamın derdine çare bulunmalı ya da bu adam gönderilmeli. Yoksa takım hep bir kişi eksik oynuyor. Yine takım içersinde öyle oyuncular var ki, tam bir el freni. Hızlı oynasa takım hücuma çıkacak ama adam sanki yemin etmiş, illa ki birkaç kişiyi çalımlayacak, kendisini zora sokacak öyle pas verecek. Verdiği pas da ya geri pas oluyor ya da rakibe pas oluyor. Bu oyuncuların amacı nedir bilmiyorum. Bunları mutlaka hocalarda görüyordur ama sanki onların da elinden bir şey gelmiyor gibi.

Kısaca önümüzde ara transfer dönemi yaklaşıyor. Şimdiden şehrin ileri gelenleri toplanıp bu takıma yapılacak transferlerin hazırlıklarına başlamalılar. Yoksa takımın içerisinde bulunduğu durum içler acısı. Ligin son sırasında yer almak bir taraftar olarak canımızı acıtıyor. Bu durumdan kurtulmak psikolojik olarak çok zor. Yoksa puan olarak iki maç üst üste alan takımların nerelere geldiğini hepimiz biliyoruz.

Her şey bitmiş değil. Yeter ki inanalım.