REKLAMI GEÇ

BASKETBOL HAYALİ

23 Temmuz 2015 Perşembe

Bize basketbolu sevdiren kuşkusuz NBA olmuştur. Pamukkale Ortaokulu’nun potalarında gece yarılarına kadar çıkardığımız gürültünün ve işittiğimiz dünya kadar lafın arkasında NBA Action ve de Murat Murathanoğlu’nun çok gerekli heyecanının olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.

Hepimizin All-Star olduğu standart dışı potalarda hantal pivot olmak, boyalı alanda basket atmayı becerememek doğrusu hiç de dokunmuyordu.

29 Ekim Bulvarı’ndaki pazar yerine bir hayli alçak iki pota yaptıklarında, o ‘smacı yapıştırmak’ için dünya yol teptiğimizin de bir kıymeti yoktu.

Ben özellikle Doğu Konferansını severdim. Hele merkez grubunda Boğalar ve Pistonlar, hatta Süvarilerin mücadelesi iyiydi. Hem Atlantik hem Güneydoğu gruplarında aksiyon üst seviyedeydi…

Toplar dandikti. Doğrusu genelde bizim atışlarımız düzgün fakat topların gönyesi kayıktı…

Zaten kimse spalding satın almazdı. Alsa da onu asfalt zemine vurmak istemezdi. En lüksü adidaslardı. onları da babalarının kıramadığı şapşal kızlar getirirdi. Arada bir havası indiğinde yaşadığımız panik, balon yaptığında ortaya çıkan eğlence muhteşemdi.

Nike hiçbir şeydi. LA Gear makbul olandı ama onu da memlekette uygun fiyata bulmak olanaksızdı.

Zaten Adidas Streetball çekip sahaya çıktığımız filan da yoktu. Genellikle bir ergenin gereksiz zamanda getirdiği bir topa bağlı olarak başlardı potalarla sevişmeler. Plansız organizasyonların bir ürünü olarak yürüyüş ayakkabıları hatta bazen takur-tukur sesler çıkaran kunduralarla çıkılırdı asfalt parkeye…

Bir de onlarla sıçrardık ya…

Çoğunlukla üzerlerimizde ‘okul grisi’ bir pantolon. Askılı atlet…

 

**

 

Normaldi tabi…

İnsanların büyük çoğunluğu yerdeki çizgilerin futbol için yapılmış olduğunu filan düşünürdü.

Yerimiz kapıldığında ise o maçlar saatlerce bitmezdi. Endüstri Meslek’in zemini berbat, potasına ise daha az alışık olduğumuz için yakın seçenekler hemen de tükeniverirdi.

Sayılı bir kaç ağaçtan birinin küçücük gölgesine hep birlikte sığınıp, futbol maçının bitmesini beklerken hiç durmadan küfür edişlerini duyar ve izlerdik…

 

Yılardık.

Vazgeçerdik.

 

**

 

Yapamasak da her türlü fanteziyi denemekten alıkoyamazdı kimse bizi.  En kötüsü bank-shot yapardık. Bounce pass yapınca biraz daha maço, bizim dışımızdaki herkes biraz daha efemine.

Rainbowlar, hooklar, skywalklar…

Tabi sıçtıklarımız da olmuyor değildi hani… Double dribble durumları, airballlar… Hiç olmamış gibi davranırdık.

 

***

 

Çünkü ortada konuşulacak bir durum vardı.

 

Hani şu adı delta olan F1 aracının başındaki rektör arkadaş var ya… Hani şu dünyanın sayılı üniversiteleri arasında olduğunu iddia ettiği üniversitesinin, Fransızların 1769’da icat ettiği otomobili 2014’te yeniden icat ettiği canım… Adına da bilim dedikleri hani… İşte o bu memleketteki çocukların hayallerini çaldı.

23072015_Selokose_ic

Kendisine ait olmayan bir şeylerin büyümesini, gelişmesini, güzelliğini içine sindiremediği için belkide. Kendisi ve yanındaki sözde bilim taifesi ile birlikte…

 

Her hafta 700’e yakın çocuğun izlediği basketbol maçlarını, parkede olma hayali kurmasınlar diyedir… Kim bilir…

 

Belki küfürbaz sokakta daha fazla insanlık vardır diye onları sporcu olma, bilim adamı olma hayaliyle değil, üçüncü sınıf mafya dizilerinin kahramanlarına benzeme eğilimiyle baş başa bırakmak için.

 

Bunları mı istedi? Sanmam o kadar da değildir her halde… Ama ne istemiş olursa olsun aldığı kararın çıktığı sonuç budur…

 

**

 

Biz çocuklarımızı güzelliklere yönlendirelim isterken, onları yasaklamanın, zorlaştırmanın anlamı nedir?

 

PAÜ Arena’nın Abdi İpekçi gibi bir mabedin istemediği ücretleri istemesinin arkasındaki neden nedir?

 

Görevlerinde emanetçi olduklarını unutanların hastalaşmış kibirleri tek başına kendi gözlerini mi kör eder…

 

**

 

Korumanın en güzel yolu paylaşmaktır. Paylaşırsanız zarar verme potansiyelini değil, koruma altına alacak neferlerin sayısını çoğaltırsınız…

 

İnsanlardan, bir parçası yapmadığınız şeyin koruyucusu olmasını beklemeyin.

 

Tabi öyle dertleriniz varsa…

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı..
 

harun türkmen   -  Bağlantı 23 Temmuz 2015, 18:24

TEBRİK EDERİM DÖKTÜRMÜŞSÜNÜZ. ÇOK TA İYİ YAPMIŞSINIZ. O SALON NE İÇİN YAPILDI ÖYLEYSE.